25 Nisan 2017 Salı

Çocuklarda Su Tüketimi

Birçogumuz günlük koşturmacanın içindeyken, bazen kendimiz için aslında fazlasıyla önemli konuları atlıyoruz.
En basiti; su içmek.
Ben bir dönem maalesef ki "susayınca su içen" insanlar kategorisindeydim. 
Zamanla su içme alışkanlıgımı arttırıp günlük bir rutin olusturabildim.
Bu alışkanlıgı nasıl arttırabildigimi soracak olursanız ilk ve önemlli çıkış noktam 2.5 yaşındaki oğlum Çınar oldu aslında. Bu konunun onunla ne ilgisi var diye düşünüyor olabilirsiniz. Cevabı basit :
 Ben Çınar'ın rol/modeliyim. 
Onun saglıklı beslenmesi ve gelişmesi takdir edersiniz ki her ebeveyn gibi beni de yakından ilgilendiriyor ve mutlu ediyor.

Yetersiz su tüketimi fiziksel ve zihinsel perfomansı olumsuz etkiliyor. Dikkatsizliğe yol açarak, öğrenme yetilerini de engeliyor. Bu sebeple ilk hedefimiz "susadıkca" su içmek yerine "vücudumuzun istediği kadar" su içmek olmalı. 

Su tüketimi her çocuğun yaşına, cinsiyetine, kilosuna, boyuna ve aktivite düzeyine göre değişiyor. Ancak yine de her çocuğun mutlaka alması gereken bir ‘su’ miktarı var. Milli Akademi Tıp Enstitüsü Gıda ve Besin Kurulu’nun verilerine göre çocuklarda günlük sıvı tüketiminin aşağıdaki miktarlarda olması gerektiğini belirtiyor.

1-3 yaş arasındaki çocuklar: 1.3 litre*
4-8 yaş arasındaki çocuklar: 1.4 litre
9-13 yaş arasındaki kız çocuğu: 2.1 litre / erkek çocuğu 2.4 litre
14-18 yaş arasındaki kız 2.3 litre / erkek - 3.3 litre
*1 litre yaklaşık 5 orta boy su bardağı kadardır.


Çınar'ın oyun oynadıgı alanlarda ya da sürekli sabit duran mama sandalyesi üzerinde mutlaka suyu durur. Bazen kendisi oyun oynarken oyun arasında gider içer ve tekrar oyununa devam eder. Bazen de ben "hadi biraz su içelim" derim ve karsılıklı anne & ogul su keyfi yaparız 😊 


Son günlerde her işini kendi yapmayı tercih ettiği için  Çınar daha bir keyifle su
içiyor. Çünkü yeni suluğu Skip Hop Pipetli Baykuş Suluk 'un kapağı o kadar kolay açılıp kapanabiliyor ki sırf o kapak açıp kapatma uğruna bile epey su içmiş oluyor 😊  Çocuklar için özel tasarlanmış cırt cırtlı bant ile de dışarı cıkarken sulugunu eline alıp rahatlıkla tasıyabiliyor. Uzman Pedegog ve Cocuk doktorları önerileriyle şekillendirlen Zoo hayvan arkadasları temalı Skip Hop koleksiyonunda daha birçok şirin hayvanlar yer alıyor.Biz tercihimizi şimdilik Baykuştan yana kullandık.  Diğer ürünlerine de mutlaka göz atmanızı tavsiye ederim.








24 Mart 2017 Cuma

Anne Sütü

Dogum hikayemizden bahsettiğime göre sıra geldi "anne sütü" mevzusuna...
Hamileyken ve öncesinde cok da 'takık' degildim aslında bu konuya..
Daha dogrusu bilgisizdim demeliyim..
Normalde sezeryan dogumlarda emzirme biraz güç olurmuş..
Bizim durumumuz biraz farklı gelişti.
35. Haftada dogum yaptım.
Ama doktorum erken dogumu öngördüğü için bebeğin gelişimine destek olacak iğne tedavisine başlamıştım. Dolayısıyla çok şükür ki bir aksilik yaşamadık.
Dogum sancısı ve normal dogum anne sütünün gelişini belirleyen unsurlarımış.
Ben kendi saglık durumumdan ötürü normal dogum yapamadım ama normal süreç başladığı için de anne sütünde bir aksilik yasamadım.

Emzirmek garip bir duygu.
Bedeninle bebeğini besleyebilme inanılmaz bir lütuf bence.
Yaklaşık ilk 1 aylık emzirme sürecim biraz sancılı geçti.
İlk hafta göğüs uçlarına olusan hassasiyet ve yaralar benim de başıma geldi..
Ben biraz krem işini hafife almış olabilirim.. Yani hamileyken pek fazla krem kullanmamıstımi hatta etmişim.. Sonradan anlıyorsun maalesef acı bir şekilde..

1 ay kadar bir süre emzirirken gögsümde yaralar olustu.. Çok zorlu bir süreçti ama o sıralar minicik bir beden sana muhtaç ve asla düşünmüyorsun emzirmemeyi..

Öyle böyle derken alıştım.. Yaralarım iyileşti..

Anne sütünü arttırmak için neler yaptın derseniz ;

- bol su içtim en başta... bence en önemlisi bu.
Lohusa şerbeti vs. şeyleri ben pek dogru bulmuyorum.. Yok yere vücuda o kadar şeker yüklemeye gerek olmadıgını düşünüyorum. Dolayısıyla da içmedim de...

Yeşil yapraklı sebzeler, salatalıklar... özellikle de dereotu cok tükettim.. Eskiden dereotu sevmezdim, o dönem onu da sevmeye basladım. Hala da tüketirim.

Dinlenmek de çok önemli.. Uyku..
Mümkünse, yapabiliyorsanız bol bol uyuyun..
Çınar cok uyuyan bir bebek degildi, tek basıma baktıgım için de bu dinlenme mevzuu ben de  gecerli olamadı.

Çınar şuan 2.5 yaşında... 23 aya kadar emzirdim..

Emzirme döneminde Çınar'da süt ve süt ürünlerine karsı alerji basladı ve ciddi bir diyet yaptım..
Bu süreçte de cok kilo verdim..
Bir yandan iyi oldu çünkü hamileliğim süresince 18kg almıştım :)

Alerji konusuna baska bir postta deginecegim..
Ve emzirmeyi nasıl bıraktıgımızı da..

Son olarak;
Çevrenizde cok karısan olacak. Aç bu cocuk diyen cok olacak.
Herkes bilirkişi kesilecek.
Hepimizin başına geldi.
Geçiyor merak etmeyin.
Cocugunuzu en iyi siz tanırsınız.
Nasıl davranmak istiyorsanız öyle yapın.
Yoksa siz yıpranırsınız...

Hadi o zaman şimdilik hoşcakalın, sütünüz bol olsun :)





20 Aralık 2016 Salı

Hamileymişim?!! :)

hamilelik sürecim nasıl mıydı?
............................................................

birkaç gün süren tansiyon düşüklüğüm sebebiyle dr kontrolüne gittim.
kan tahlili yapıldı ve sonucun cıkması 2-3 saati bulacaktı, işe döndüm..
çalışırken zamanın geldiğini farkedip dr.umu aradım.
ve hamile oldugumu söyledi..
biraz korku biraz endişe ve heyecan duyuyordum..
öyle uzun uzadıya sürpriz yapmak falan aklıma gelmeden eşimi aradım ve hemen telefonda söyledim :))
durumun netleşmesi için dr.um 2 gün sonra tekrar gelmemi ve kan degerlerimde artış olup olmadıgnı görmek istedigini söyledi.
bu süreçte kimseye bir şey söylemedik.
2. kontrole gittiğimde degerlerim artmıs ve kese gözükmüştü..
artık resmen hamileydim!
eşime whatsapptan attıgım mesaj geliyor aklıma da insan whatsaptaan mı yazar ya.. bir şekil bi bişey yapar :)
tam odunluk bendeki :D
ona yazdıgım mesaj direkt gözümün önünde suan..
ultrason görüntüsünü atıp "kısmetse 19 ekimde çekirdek bir aile oluyoruz" yazmıstım :)

o aksam annemleri arayıp hamile oldugumu söyledik..
ama evde misafir varmıs ve ben anneme kimseye caktırma ama sana bir şey söyleyecegim dediğimde, sesindeki ruhsuzluk beni sinir etmişti :D
oysa caktırmamasını söyleyen bendim.
acaba hormonlarım anında mı devreye girmişti? :))
neyse,
sonra kayınvalidemlere aradık.
eşim; babaanne olacaksın dediğinde, "bak sakın almayın köpek möpek" demişti :))
bir süredir köpek beslemeyi düşünüyorduk o dönemler..
ve esprisine babaanne olacaksın diyorduk ona da..
velhasıl "normal" babaanne olacagına bir türlü ikna edemedik hemen :)
ilk soku herkes atlattıktan sonra, birilerine söyleyebilme hissi içimi kemiriyordu..
iş yerinde kimseye söylememiştim..
eski arkdaslarımdan zeynep ve eşine söylemiştik..
sonra bir gün iş yerinde yazıcıdan bir şey almak için kalktıgımda bir arkadasımı da yazıcının basında bir şeyler alırken gördüm.
o an kendimi tutamayıp ona söyledim..:)
öyle böyle derken birkaç gün geçmişti ki feci mide bulantılarım baslamıstı..
yemek yemeyi geç, kokusunu duymayı geç, yemek adının geçmesi bile beni mahvediyordu..
gece uykudan uyanıp 6-7 kere lavabonun yolunu tuttugum günler geliyor da aklıma şimdi, tüylerim diken diken oluyor..
cok zor bir 4 ay geçirdim..
o dönem annem en büyük kurtarıcım oldu..
günaşırı hastaneye gidip serum taktırıyordum.
normal yollarla beslenmem mümkün değildi.
sadece galeta,tuzlu cubuk,patates haslaması falan yiyebiliyordum..

öyle böyle derken 4.ay gibi mide bulantılarımdan kurtulmus, artık bir şeyler yiyebilmeye baslamıstım..
ama baslarda cok fazla serum takviyesi ve benim her mide bulantımda kuru ekmege dadanmam sonunda kiloları da hızla almaya baslamıstım..

ikj kez adam akıllı kahvaltı ettiğim günü hatırlıyorum mesela.. Arkadaslarla Kavacık'ta bir yere gitmiştik.. Aylar sonra agzıma kahvaltıya dair bir şeyler girebilmişti..

O zorlu mide bulantılı dönemi atlattıktan sonra son aylarda da hareket yasagı gelmişti bu kez..
üstüne de mide yanmaları, reflü derken hamilelik beni epey yıpratmıştı..

7. aydan itibaren doktorum çalışmamam gerektiğini ve mümkün oldugunca hareket etmeden beklemem gerektiğini söylemişti..

32. haftadan itibaren evde yatmaya basladım ve 35. haftanın ilk günü de dogum basladı.... :)



(....devamı gelecek ;) )


2 Eylül 2016 Cuma

yeni ismimle 'merhaba' :)

yıllardır kullandıgım principessa-irem adresimi "iremgulenc" olarak güncelledim.
principessa'yı secme nedenim "hayat güzeldir" filmiydi... ne etkilenmiş, ne de cok sevmiştim o filmi...
eskiye dönüp baktığımda her telden yazdıgım yazıları gördüm..
şimdi isim değişince sanmayın ki hep "analık" üzerine konuscaz.. :)
ben yine aynı ben..
sadece artık biraz daha büyüdüm..
hala beni okuyanlarınız varsa selam olsun..
inşallah artık daha sık görüşücez :)
öperim..


15 Ocak 2016 Cuma

Doğalı 31 yıl olmuş.. 😏



"Hayatta benim
Her anımı yaşadıkça sevesim var
Aldırmam hiç yağmurlara
Benim güzel hatalarım var
Bir an bile vazgeçmedim
Kendi yolumdan "


"My way" diyor ve devam ediyorum 😊

Son birkaç yılda büyüdüğümü daha iyi anlıyorum. Eskiden yaşadığım çoğu duyguyu bastırabiliyor, daha olumlu yaklaşımlarda bulunabiliyorum. (Özellikle cınar'dan sonra daha cok)
Eskiden kafama taktığım çoğu şey ve hatta beni kıran sonra da kin tutmama sebep olan seyleri artık büyütmüyor ve kimseye de kin beslemiyorum 😊 (eskiden kinciydim, kabul 🙈🙄)
Yapılan hiçbir iyiliği de kötülüğü de unuttuğum anlaşılmasın. Unutmadım..🙆🏼 
İyilikleri hep hatırladım ama kötülükleri de büyütmeden "bıraktım" gitti... 😄
Son dönemlerde hayatımdaki her alanda "less is more" mottosunu benimseyerek daha mutlu ve huzurlu yaşıyorum. 

Bugün de beni;dün geceden başlayarak önce mesajlarla sonra hediyelerle, çiçeklerle ve pastalarla cok çok özel hissettirdiğiniz için her birinize  ayrı ayrı teşekkür ederim. Sizlerle birlikte yeni bir yaş daha aldım..  Mutlu oldum.. 
Var olun 🎉 


3 Kasım 2015 Salı

Özledim

Nasıl özledim..
İçimi dökmeyi..
Rahatlamayı...
Kendim olmayı..
Özgürce....
Tekrar yazmak, tekrar özgür olmak istiyorum..
Çok ama çok özledim..
Gelicem
✌🏻️😘

4 Ocak 2014 Cumartesi

Düğün detayları 👰



    Merhabalar,

Geçtiğimiz aylarda bekarlığa veda partimde ilgili detayları yayınlamıştım.
Şimdi gelelim düğün için detaylara..
Öncelikle herhangi bir sürprizle karşılasmamanız için mutlaka kuaförünüzü daha önce denediğiniz eller olarak seçin.
Ben, İzmit'te yaşayan herkesin adını mutlaka duymuş olacağı profesyonel el Suat'a emanet ettim saçlarımı.
Düğün tarihinden 1 hafta önce saç ve makyaj provası yaptık.

Cooookca uzun süre fotoğrafçı bulmaya çalıştım.
Sonra internette birçok sayfa gezdim ve fotograf için " x kalp y wedding " e karar verdim.
Gelin ayakkabılarım içinse tercihim hep o olsun istediğim "sanemiko"dan yana oldu.
Gelin çiçeğim yine interneti bu kadar etkim kullanan biri olarak tatbiki de internetten oldu :)
Ben canlı çiçek istemedim çünkü gün boyu solup renkleri birbirine karışacaktı.

En önemli ve en sevdiğim detaysa "nedimelerim" oldu.
Hep istediğim bir detaydı ve yakın arkadaşlarım beni kırmadılar. Hayalimi gerçekleştirmiş oldum.
İşte fotoğraflarla detaylar ;