16 Şubat 2010 Salı

vakit öldürgeç - formspring.me


ne zamandır aklımda ama bir türlü fırsatını bulup da yazamadım bu siteyle ilgili.* formspring.me *
son 1-2 aydır hızla yayılan bir site haline geldi. amaç soru sorup karsındakinin cevap vermesi. bazen aşırı geyik bazense hakkaten eglenceli olabiliyor. hiç tanımadıgın insanlara alakasız belki de seni hiç ilgilendirmeyen sorular soruyorsun, ya da cevaplıyorsun..
ama sitenin ciddi bir database sıkıntısı var. bir gün açılıyor bi gün acılmıyor neredeyse..
neyse, yine de bir göz atın derim..
bana da sorabilirisiniz : soru sorayım (gülücük)

13 Şubat 2010 Cumartesi

14 Şubat bahanesiyle..


evet yine geldi çattı..
"sevgililer günü"
hakkaten bence cok gereksizzzzz..
birçokları hediye telaşına düştü çoktan, hatta belki bu son günde kendilerini alışverişe attı..
kimileri özgün hediyeler bulmak için büyük çaba sarfederken kimileri de klasik "peluş oyuncak" triplerine girmiştir diye düşünüyorum. ne acı.. (smiley)
hala akıllanmadınız mı ey ahali.. peluş oyuncak, ayı, köpek vs. demode işler. kap bi buket çiçek bak ne kadar güzel..
valla bak..
ben de bugün alışverişe çıkıcam.
çünkü çoğu firma sevgililer günü adı altında büyük indirimlere girdi. bu fırsatı degerlendirmek icab etti şimdi. (gülücük)
çıkayım de bir kolaçan edeyim vitrinleri.
hadi öptüm seni, bay...

12 Şubat 2010 Cuma

donuk bakışlı ama sıcak

bugün sizlere Anja Rubik'ten bahsediceğim.
Anja Rubik 12 Haziran 1985 Polonya doğumlu bir model.
Paris'te İngiliz Lisesi'nde okurken modellik yapmaya başlayan Rubik, okul bittikten sonra kariyerinde çok büyük adımlar attı.
Birçok ünlü markalarla çalışıp başarılı işlere imza attı.
Geçenlerde bir fotografı gözüme ilişti ve bugün onunla ilgili bir şeyler yazmak istedim.
Fotografları gercekten cok estetik ve etkileyici..

Genel olarak masumiyetin simgesi olan gelin/gelinlik fotografları Vogue ve Rubik işbirliğiyle farklı bir tarzda ele alınmış. Bu fotograflarda gördüğümüz gibi gelinimiz masum değil de daha bir kışkırtıcı gözüküyor. Siz ne dersiniz?









diğer fotografları :









sevgili blog

bak sevgili blog,
burada yalnız olmadıgımızı biliyorum evet.
ama bu, benim sana içimi dökmemi engelleyemez tamam mı?
burada anlaşalım..
ben artık çakallık çukallık peşinde olan,
çıkarcı insanlardan çok sıkıldım.
salağa yatmaktan da..
defalarca tekrarladıkları hataları dile getirip hala devam etmelerine tahammül edemiyorum artık.
kimse ne beni çeksin ne de ben kimseyi çekeyim artık olur mu?
çocukça tribal davranışlar, anlayışsızlıklar..
off germeyin beni..
ben sizin ne annenizim ne babanız..
küçük şımarık tavırlarınızı gidin onlara yapın..
ya da tahammül eden "dostlarınıza".
ben öyle yapıyorum..
hadi öptüm seni.
baaay!

11 Şubat 2010 Perşembe

2 Şubat 2010 Salı

hayat bugün fazla gerçek...

bir an düşünün ki en sevdiklerinizden aldıgınız, elinizden hiçbir şeyin gelmediği kötü bir haber..
çaresizlik..
son 3 yılda büyük badireler atlatmıştık..
birlikte
ve kendisinin inancıyla üstesinden geldik en kötülerin..
bugünse bir "kötü" daha..
doktorun "8 ay" ömür biçmesine ne dersiniz?
neler yaparsınız onun için?
beynim uyuşuk halde..
gözlerimse ıslak..
bunun üstesinden de gelebilir miyiz dersin?
umut ediyorum ki gelicez...




***dum spiro spero***

31 Ocak 2010 Pazar

nefes aldıgım sürece..


en sevdiğimdir Cicero'nun "dum spiro spero"su.. bilirsiniz tanıyanlar..
nefes aldıgım sürece umuyorumdur manası..
bir gücü olduguna inanıyorum bu cümlenin.. en kötü anlarımda sihirli bir güçmüşçesine hayata baglılıgımı arttırabiliyor. gizli bir tılsımı var.. benim cümlem o.

gazetede okudum gecenlerde, düğünde; "evett" derken, "nefes aldıgım sürece evet" demiş. çok iddialı ama şahane.. tuttum bunu ;)

dilerim ki ben de bir gün bu sözü bu tarz bir yerlerde kullanabilirim....=)


"finché ho un solo alito di respiro ho speranza"