18 Mayıs 2017 Perşembe

Çilek mi dediniz?

En sevdiğiniz meyve nedir?
benim ÇİLEK!

Çilekle ilgili şöyle bir anım da var sizinle paylaşmak istedigim;

Annemin bana hamile oldugu dönemler... babamla gezmeye gidiyorlar ve bir Çilek tarlası görüyor annem. Kokusu geliyormus anlattıgına göre ve kıpkırmızı remen "ye beni" diyormus :)
Tarlanın sahinini görmedikleri için annem almak istememiş oradan çilek, ama içinde kalmıs.. Camdan bakarken baş parmagı çenesinin altında olarak tarlanın güzelliğini izlemiş bir süre..
ve ben dogmusum, çenemde tam da annemin parmagını koydugu yerde çilek lekesi ile... :)
Size hurafe gibi gelebilir böyle şeyler belki ama ben bizzat kendimden bahsediyorum.
Belki bana da anlatsalar inanmazdım, bilemiyorum şimdi...
Küçükken baya canlı bir renkken büyüdükçe hafif cilt lekesi gibi kaldı.
Şimdilerde belli bile olmuyor ama ben o Çilekli İrem'i cok seviyordum :)
Benim çilek yememe için bir neden aramama gerek yok, saglıklı olmasının dısında tadına da zaten bayılıyorum.

Siz bir neden arıyorsanız, işte size Çilek yemek için nedenler?
·  Dilimlenmiş bir fincan çilek sadece 53 kaloridir ve 3,3 gram lif içerir.
·  Çilek, portakaldan daha fazla C vitamini içermektedir. Bir bardak çilek, yetişkin bir kişinin günlük C vitamini ihtiyacının yüzde 13'ünü karşılaşmaktadır.
·  Çilek, kan şekeri yüksek kişiler tarafından tüketilebilir. Çünkü çilek, glisemik indeksi değerine sahip olumsuz kan şekerini etkilememektedir. Tabii çok fazla yememek kaydıyla…
·  Kırmızı meyveler, düşük şekerli meyve olarak kabul edilir. 100 gram çilekte 4,1 gram şeker vardır. Şeker seviyesi en düşük kırmızı meyve ise ahudududur.
·  Antioksidan ve polifenoller bakımından zengin olan çilek, cildiniz üzerinde de harikalar yaratır. Çilek cildinizin onarımını sağlar ve özellikle güneşten hasar gören hücreleri yeniler.
·  Çilek seviyorsanız rahatlıkla gülümseyebilirsiniz. Çileğin içerdiği malik asit, diş minelerinin beyazlamasına yardımcı olur.
·  Çilek kalp ve kardiyovasküler sistem için de çok faydalıdır. Haftada üç kez çilek yemek özellikle kadınlarda kalp krizini azaltabilir.
Unutmadan hatırlatalım: Çilek alırken, organik olmasına dikkat edin. Çevre Çalışma Grubu'nun listesine göre çilek, pestisit kalıntı seviyesi en yüksek olan ürünlerin başında gelmektedir.


(-Şenpiliç ‘Dengeli Beslen Hareket Geç’ Proje Danışmanı Uzman Diyetisyen Olcay Barış,)












13 Mayıs 2017 Cumartesi

Koton'da yaz modası "Nakış"lanıyor


Alışveriş merkezine gezmeye gittiğimde mutlaka uğradığım magazalar vardır.
Kimisine hiç girmezken, kimisine o gidişimde bir şey almayacak bile olsam mutlaka uğramadan geçemiyorum. Koton 'da o uğramadan geçemediklerimden..
Hem şık hem de ulaşılabilir fiyatları olması Koton ' u hep tercih etme sebeplerimden.
Yeni sezonda Koton bolca nakışlara yer vermiş. 
Birlikte inceleyelim ;


‘Şimdi moda nakışlı’
Koton’la yaz modası ‘nakış’lanıyor
Sezonun trendlerini belirleyen Koton, nakışlı tasarımlarıyla 2017 İlkbahar-Yaz modasını renklendiriyor. ‘Şimdi Moda Nakışlı’ sloganıyla tüm koleksiyonlarda yerini alan birbirinden renkli nakışlar, doğadan alınan ilhamla, baharın tazeliğini modayla buluşturuyor.
Hızla değişen moda trendlerini aynı hızla koleksiyonlarına taşıyan Koton, moda dünyasını saran nakış trendine de öncülük ediyor. Her sezon en moda detayları koleksiyonlarında yaşatan Koton, doğayı ve baharı yansıtan nakışlı tasarımlarıyla, canlı ve sıcak bir ilkhabar-yaz modası vaat ediyor.

Koton’un ilkbahar-yaz koleksiyonlarının pek çok parçasında görülen nakışlar, sade ve şık tasarımları göz alıcı detaylarla süslüyor. Koton’un çeşitli koleksiyonlarında; tişört, etek, şort, gömlek, elbise ve jean tasarımlarında yer alan işlemeler, tabiatın güzelliğini yansıtan figürler ve detaylarla modada bahar rüzgârı estiriyor.

Koton koleksiyonlarında bulunan nakışlı tasarımlar üç ana temadan oluşuyor.  

Botanik Bahçesi
Botanik temasının hakim olduğu tasarımlarda doğa figürleri öne çıkıyor. Baharın tazeliğini ve dokusunu çağrıştıran çiçek, böcek ve kuş gibi figürlerin işlendiği tasarımlar, doğadan ve bahardan beslenen enerjiyi modaya taşıyor. Sade tasarımların nakışlarla zenginleştiği parçalar, doğanın sunduğu güzelliklere duyulan sevgiyi simgeleştiriyor.

Grafik Üstü Nakış
Pötikare ve çizgi gibi lineer grafiklerin üzerine işlenen çiçek ve kelebek gibi doğa figürleri, pırıltılı, göz alıcı nakışlarla; renkli ve kaotik kontrast içinde sergileniyor.  Bu temadaki ürünlerde nakışlar, göz doldurucu bir şıklık yaratırken; grafik bir düzenin dışına çıkan, zıtların uyumundan elde edilen bir hareketlilik de sağlıyor.

Sade ve Süslü
Modanın görkemli ama sade akımını öne çıkardığı bu sezonda, sade tasarımlara nakışlarla yeni bir ruh katan Koton, sadenin özgünlüğünü, rahat ve şık tasarımlarla koleksiyonlarına taşıdı. Tişört ve jean gibi ‘basic’ tasarımlarda kullanılan nakışlar en sade tasarımlara, nakış detaylarla bambaşka bir kimlik kazandırıyor. Her yaşa ve her tarza hitap eden nakışlı tasarımlar, kadın koleksiyonlarının yanı sıra aksesuar ve çocuk koleksiyonlarında da yer alıyor.





Tüm Koleksiyonlarda Nakış İstilası

Nakışlar, Koton Jeans koleksiyonlarındaki jean’lerde, El Emeği koleksiyonundaki basic tişört, bluz ve tişört-elbise tasarımlarında, Dilek Hanif for Koton koleksiyonundaki abiye modellerinde, Ole by Koton’daki şık bluz tasarımlarında yer alırken yaz sezonunun ilgi merkezi Beachwear ve Lingerie koleksiyonlarında da canlı renk ve kaliteli kumaş seçenekleriyle nakışlı tasarımlar bulunuyor.

Cıvıl cıvıl Renkler, Hacimli Kumaşlar

Baharın renkleri olan mavi, pembe, yeşil ve sarının farklı tonlarının ana renk olarak kullanıldığı nakışlı tasarımlarda; pötikareli, çizgili, büzgülü, volanlı ve kıvrımlı parçalar da öne çıkıyor. Pamuk içerikli kumaşların yoğunlukta kullanıldığı tasarımlarda genel olarak üç boyutlu, zengin, pırıltılı ve incili işlemeler kullanılıyor.  

Aksesuardan, iç ve dış giyime kadar tüm koleksiyonlarda yer alan sezonun en trend hareketi nakış tasarımlar tüm Koton Mağazaları’nda ve online alışverişin adresi www.koton.com’da ulaşılabilir fiyatlarla satışa sunuluyor.


12 Mayıs 2017 Cuma

Mayıs Ayı Besin Alerjisi Farkındalık Ayı

Bir alerjk bünye ve alerjik cocuk sahibi olarak "alerji" ile ilgili çok sık arastımak durumunda kalıyorum.
Ben bu aylarda bahar alerjisi olarak bilinen saman nezlesi ile bogusuyorum.
Oglumun da hafiflemekte olan bir süt alerjisi durumu var.
Mayıs Ayı Besin Alerjileri e farkındalık ayı. Bu süreçte faydalı olabilecegini düşündüğüm Çocuk Alerji ve Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Akçay 'ın görüşlerini okumanızı öneririm.




Mayıs Ayı Besin Alerjileri Farkındalık Ayı

Dudak Kenarındaki Kızarıklık ve Kaşıntıya Dikkat!

Karpuz, kavun ve domates gibi meyveleri yedikten sonra, dudaklarınızda kızarıklık ve kaşıntı oluyorsa alerjiden şüphelenilmelidir. Bahar aylarında görülen, Polen Alerjisi ve meyveler arasında çapraz reaksiyon bulunur.

Besin Alerjileri farkındalık haftası sebebiyle açıklamalarda bulunan İstanbul Alerji Merkezi doktorlarından Çocuk Alerji ve Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Akçaydünyadaki alerjik hastalıkların başında besin alerjisinin geldiğini ve her 13 çocuktan birinde görüldüğünü söyledi. Besin alerjilerine bağlı, hayati tehlike oluşturan, aniden gelişen ve bütün vücut fonksiyonlarını durduran Alerjik şok olarak adlandırılan “Anafilaksi”ye karşı anne babaları alerjik besinleri içeren gıdalar için ve çapraz reaksiyonlara karşı uyardı. Süt alerjisi varken tarhana çorbası içmenin, sütten yapılan yoğurt sebebiyle hastalığı tetiklediğine ve süte alerjisi olanların %90 çapraz reaksiyon nedeniyle keçi sütüne de alerji gelişebildiğine dikkat çekti. Ayrıca polen alerjisi olanlarda meyvelere karşı da çapraz reaksiyon olabileceğini belirtti.
Çocuk Alerji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Akçayinsanın hayatı boyunca yaklaşık 170 gıdaya karşı alerji yapma potansiyeli olduğunu, fakat en çok besin alerjisi yapan gıdaların başında süt, yumurta, soya, buğday, fındık fıstık gibi çerezlerin ve deniz ürünlerinin geldiğini söyledi. Prof. Dr. Akçay şöyle konuştu: “Besin alerjisi belirtilerden en sık görülenleri; besin aldıktan sonra ağız etrafında, yüzde ya da vücutta kızarıklık, kaşıntı, egzama olmasıdır. Çocuğunuzda egzama belirtileri varsa; yanaklarında kızarıklık veya kulak arakasında, boyunda, eklem yerlerinde kızarıklık, ciltte kuruluk gibi belirtilerle kendini gösterir ve besin alerjisi yönünden mutlaka incelenmesi gerekir. Çocuğunuzun vücudunda kaşıntılı kızarıklıklar var ve tekrarlıyorsa, ek gıdaya yeni başladınız ve beslendikten sonra 2 saat içinde dudak etrafında kızarıklık, dilde veya dudakta şişme oluyorsa besin alerjisi belirtilendendir. Kakasında kan görmüşseniz, sebebi bulunamayan kusmalar oluyorsa, tedaviye cevap vermeyen reflü varsa, sebebi bulunamayan kabızlık, şiddetli gaz ağrısı; 3 haftadan uzun süren ve 3 saatten daha uzun huzursuzluk, akciğerde sık tekrarlayan hırıltı, burun tıkanıklığı, burun akıntısı veya nefes sıkışması olmuşsa önemlidir. Besin alımından sonra alerjik şok dediğimiz vücutta ciddi kaşıntılı kızarıklık ve nefes sıkışması olmuşsa en önemli belirtileri arasındadır. Besin alerjisinden şüphelenmeniz için bu belirtilerin hepsi olmak zorunda değil. Belirtilerden bir tanesi bile besin alerjisinden şüphelenmek için yeterlidir. Çocuğunuzun zaten bir besine karşı alerjisi varsa diğer besinlere karşı da besin alerjisi gelişme riski yüksektir.”
Anne Sütüyle Beslenen Bebeklere Dikkat!
Çocuk Alerji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Akçay; emziren annelere, “Benim bebeğim sadece anne sütüyle besleniyor onda olmaz' diye düşünmemek gerektiğini ve besin alerjisi belirtilerinin yalnızca anne sütüyle beslenen bebeklerde de görülebildiğine dikkat çekti. Alerjik gıdaların, annenin sütüyle bebeğe geçtiğini, böyle bir durumda anne sütünün kesilmediğini ama anneye diyet verdiklerini belirtti. Çünkü anne sütünün ilk 6 ay bebeğin alerjik hastalıklara yakalanma riskini 10 kat azalttığını vurguladı ve şöyle konuştu: “Bebeğinizde besin alerjisi belirtileri varsa teşhisinin konulması çok önemlidir. Teşhis konulmadan alerjiye neden olan besin alınmaya devam edilirse bebeğin hayatı tehlikeye sokulabilir. Bu nedenle besin alerjisi belirtilerini gözden kaçırmamak gerekir.”
Besin Alerjisi Teşhisi Çok önemli
Sıklıkla yapılan yanlış; çok hafif bir alerjiyle çok ciddi diyetlerin yapılmasıdır. Sadece alerji testi ile teşhis konulmamalıdır. Ayrıca alerji testinde alerji çıkmadan da gizli besin alerjisi olabilmektedir. Bu nedenle doğru teşhis için doğumdan 18 yaşına kadar olan çocuklarda çocuk alerji uzmanı, 18 yaşından büyüklerde yetişkin alerji uzmanlarınca teşhis konulması çok önemlidir.
Besin İntolerans testleri besin alerjisini göstermez!
Besin intolerans testleri adı altında yapılan alerji testleri besin alerjisini göstermez. Sadece hangi gıdaları fazla tükettiğinizi gösterir. Bu nedenle besin intolerans testlerinin alerji için yapılması da yanlıştır.